RÖPORTAJ-Elif AVER
BU GÖBEK NASIL GİDECEK? ELEKTROLİPOLİZ UYGULAMASI NEDİR?
YAZAR:
11 Mart 2021
PANDEMİ DÖNEMİNDE BEDENİMİZİ IHMAL ETTİK. EVDE KALMANIN ETKİSİ DAHA FAZLA KİLO OLARAK VÜCUDUMUZA DÖNDÜ. ONLİNE DİYETLER NE KADAR ETKİLİ? BU GÖBEKLER NASIL GİDECEK? ELEKTROLİPOLİZ UYGULAMASI NEDİR? MERAK EDİLENLERİ DİYETİSYEN NURETTİN ŞAHİNLİ’YE SORDUK.
Bu göbek nasıl gidecek? Elektrolipoliz uygulaması nedir?
Obezite çağımızın en büyük vebası. Hareketsiz yaşam, ambalajlı ürün tüketiminde artış, stresli yaşam koşulları bir de üzerine pandemi yasakları derken hepimiz ya birer obez adayı ya da ilerlemiş obez olma yolunda hızlıca ilerliyoruz.
Geçtiğimiz 4 Mart Dünya Obezite Günü nedeni ile Türkiye Diyetisyenler Derneği sosyal medya hesabından oldukça çarpıcı bir paylaşımda bulundu.
Paylaşımın en dikkat çekici kısmı şu şekildeydi:
• Fazla kilolu veya obez çocukların büyük çoğunluğu, artış oranının gelişmiş ülkelere göre% 30’dan fazla olduğu gelişmekte olan ülkelerde yaşamaktadır(DSÖ, 2021). Obezitenin en sık görüldüğü Amerika Birleşik Devletleri’nde, 2003-2004 yıllarında obezite prevalansı erkeklerde %31, kadınlarda %33 iken, 2005-2006 yıllarında ise erkeklerde %33, kadınlarda %35 olarak saptanmıştır.
• Avrupa’da ise bazı ülkelerde fazla kilolu ve obezlerin prevalansı erkek ve kadınlarda sırasıyla %32 ve %28 gibi düşük sıklıklardayken bazı ülkelerde %79 ve %78 gibi yüksek sıklıklara çıkmaktadır.
• Obezite prevalansı da bazı ülkelerde erkek ve kadınlarda sırasıyla %5 ve %7 gibi düşük sıklıklardayken, bazı ülkelerde %23 ve %36 gibi yüksek sıklıklarda olabilmektedir(Obezite ve Diyabet Birinci Basamak Klinik Rehberi, 2017).
• Türkiye Beslenme ve Sağlık Araştırması-2017 sonuçlarına göre 15 yaş ve üzeri bireylerde obezite % 31,5; düşük fiziksel aktivite düzeyi %42,4 olarak saptanmıştır. Türkiye Çocukluk Çağı Şişmanlık Araştırması-2016’ya göre ise ilkokul ikinci sınıf çocuklarında obezite oranı %9,9 olarak tespit edilmiştir. (TBSA-2017, COSI, 2016).
Rakamları gördüğümüzde durumun hiç de hafife alınamayacağının bir kez daha farkına varıyoruz.
RÖPORTAJ: DYT. NURETTİN ŞAHİNLİ
Peki ya ne yapılabilir? Çoğumuzun aklına takılan soruları biz de işin uzmanına Dyt. Nurettin Şahinli‘ye sorduk. Umarım sizler için de keyifli ve bilgilendirici bir röportaj olur.
ÖNCELİKLE NURETTİN ŞAHİNLİ KİMDİR DİYE BAŞLAMAK ISTERİM.
Nurettin Şahinli, bugün bu röportajı yaptığımız beslenme ve diyet danışmanlık merkezinin kurucu diyetisyenidir. Benim dışımda yine Diyetisyen arkadaşım Yasemin Erenoğlu ile beraber burada hizmet vermekteyiz. En büyük amacımız insanları doğru beslenmenin nasıl olduğu konusunda bilinçlendirmek.
PEKİ NEDİR SAĞLIKLI BESLENME DİYE SORSAM?
Sağlıklı beslenme konusu maalesef hep yanlış anlaşılan bir konu. İnsanlar sağlıklı beslenmeleri söylendiğinde genelde yüzlerini ekşittiklerini görürsünüz. Çünkü genel algı sağlıklı beslenmekle beraber insanların birçok şeyden mahrum kalmaları ya da sağlıklı beslenme dediğimizde daha önce hiç yemedikleri bütçelerini zorlayacak besinleri yemeleri gerektiğini düşünmekler. Bu da aslında sağlıklı beslenmeye çok fazla yanaşmamalarına sebep olmakta.
Oysa sağlıklı beslenme, kısaca vücudun ihtiyacı olan besinleri ihtiyacı ölçüsünde karşılamasıdır. Misal et değişimleri yapıyoruz. Sizin maddi durumunuz çok iyidir ve öğününüzde ki et ihtiyacınızı pirzolayla giderirsiniz benim, sizin kadar iyi değildir ve pirzola yerine yumurta yiyerek bu ihtiyacımı gideririm. Mühim olan benim ihtiyacım olan besini, almam olduğu için içerik çek ta bağlayıcı değil. O yüzden de zaten ne sağlıklı beslenmenin ne de diyetin standart bir ölçüsü yoktur. Kişiye göre şekillendirilir.
O ZAMAN YANLIŞ ANLAMADIYSAM SÜREKLİ OLARAK PAYLAŞILAN DİYET LİSTELERİ ÇOK DA FAYDALI OLMAYABİLİYOR?
Kesinlikle öyle. Nasıl ki içtiğim bir ilaç bana iyi gelirken size iyi gelmeyebiliyorsa aynı şekilde bana iyi gelen diyet listesi, size iyi gelmeyebilir hatta ve hatta sağlınızı tehlikeye sokabilir. Tabi bu sözler en azından bir diyetisyen tarafından yazılan diyetler için geçerli. Tek besin diyetleri, şok diyetler onlara girmiyorum bile.Eğer bahsettiğiniz şey onlarsa sağlığınızda geri dönüş olmayan sonuçlarla dahi karşılaşabilirsiniz.
PEKİ PANDEMİYLE BERABER BESLENME ALIŞKANLIKLARI ILE ILGİLİDE ÇOK FAZLA YORUM YAPILDI. BESLENMENİN ÖNEMİ ÜZERİNE ÇOK FAZLA KONUŞMA OLDU. BU DÖNEMDE SİZİN GÖZLEMLERİNİZİ ALABİLİR MİYİZ? TABİ Kİ ÖNCELİKLE SİZİN IÇİN NASIL GEÇTİ BU DÖNEM?
Pandemi herkesi etkilediği kadar bizi de etkiledi tabi ki. Zor bir süreç ve umarım bir an evvel öncelikle ülkemiz ve sonrasında tüm dünya bu virüsten kurtulur ve eski düzenimize tekrar dönebiliriz.
Sorduğunuz şey “…şu koranaya iyi geliyormuş, bu mahvediyormuş” şeklinde ki söylemlerse ben bu konunun çok spekülatif olduğunu düşünmekteyim ve uzmanların açıklamalarının baz alınması tarafındayım. Bilim insanlarınca kanıtlanmış bir şey olmadığı müddetçe bir iki kişiye iyi gelmiş ya da geldiği düşünülmüş şeylerin çok sağlıklı olmayacağı kanaatindeyim.
Bu dönemde siz ne yaptık derseniz tabi ki herkes gibi yeni önlemler almak zorunda kaldık bizlerde. Eskiden danışanlarımızla uzun uzadıya sohbetler ederken şimdi maalesef kalabalık oluşmaması ve çakışmalar olmaması için bunu minimuma çektik. Diğer önlemler zaten zaruri olanlar o yüzden çok uzun uzadıya girmiyorum. Ama tabi ki tüm önlemlere rağmen evinden çıkamadığı için bırakmak zorunda olan danışanlarımız oldu. Yine açıkçası benim çok da sevmediğim online diyete ağırlık vermek zorunda kaldık.
SEVMEME NEDENİNİZİ BİRAZ AÇABİLİR MİYİZ? BAŞARILI OLMAYACAĞINI MI DÜŞÜNÜYORSUNUZ?
Yok hayır. Bakın bir diyetin başarıya ulaşabilmesi için iki olmazsa olmaz vardır. Birincisi danışan buna karar vermeli ikincisi de iyi bir diyetisyenle çalışmalıdır. Bu çalışma bazen yüz yüze olur bazen online olur. Benim sevmememin nedeni asıl olarak o soğuk ekranı sevmememden kaynaklı.
Bir de tabi bazı danışanlarımız yüz yüze olduklarında daha iyi motive olduklarını bildirmekteler. Ama tabi ki online diyetin başarısı da yadsınamaz. Hele ki; insanların bu kadar dışarı çıkmaktan korktuğu bir dönemde, tam anlamıyla can kurtarıcı.
Pandemi döneminde ki kişilerin beslenme durumuna gelecek olursak maalesef ki çoğu kişi kilo aldı. Hatta bir kısmı vermiş olduğu kiloları da aldı.
BUNU NEYE BAĞLIYORSUNUZ PEKİ SADECE EVDE KALMAKLA ILGİLİ BİR DURUM MU?
Evde kalmak, bu durumun en büyük paydaşı. Yani bir de hatırlarsınız ilk evde kaldığımız zamanları hobi olarak başlayan ekmek yapımları, tatlılar, börekler… Sosyal medyada nereye baksanız sunumlu tabaklarla karşılaşıyorduk.
Hatta buna istinaden bizde sürekli “Evde kal ama mutfakta değil” sloganını paylaştık. Aslına baktığınızda yemek yemek de bir yerde bağımlılık ve ciddi kilo problemleri olup veremeyen insanlara baktığınızda “Ben yemek yemeyi çok seviyorum.” oluyor. İş böyle olunca da kilo vermeyi en sevdiği şeyden yoksun kalmakla bir tutuyor. Bunun sonucu olarak ta sanırım evde kaldığımız süreçte o korkuyu o stresi çoğumuz bizi en iyi eden şeyle, “yiyerek” bastırdık. Tabi bunun sıra hareketsiz yaşam ve her gün paylaşılan olumsuz tablolar hepsi birbirini tetikledi.
BİRAZ KONUYU DAĞITMAK ISTİYORUM VE EMİNİM BİR DİYETİSYENLE KARŞILAŞAN HERKESİN ILK SORACAĞI SORUYU SORMAK ISTERİM: BU GÖBEK NASIL GİDECEK?
Bu göbek yine diyet yaparak ve egzersizle gidecek. Üzgünüm maalesef öyle sihirli iksirlerden dem vurup size sahte umutlar satamayacağım. Biriktirdiğiniz yağlar ancak ve ancak sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirip, hareketli bir yaşama geçtiğinizde sizi terk edecek. Ama eğer sorunuz bölgesel bir şekillendirme ise onun içinde önerebileceğim elektrolipoliz uygulamasıdır.
BU KONUYU BİRAZ AÇABİLİR MİYİZ? NEDİR ELEKTROLİPOLİZ?
Elektrolipoliz, bir diğer adıyla pasif jimnastik, bölgesel incelme konusunda kişiye yorulmadan terlemeden incelme olanağı sağlar. Dahası elektrolipoliz ile istenilen bölgedeki kasların çalışması sağlanarak istenilen bölgenin çalıştırılması sağlanır.
Elektrolipoliz uygulaması nasıl yapılıyor derseniz de, öncelikle uygulama yapılacak kişide uygulama yapılacak bölgeye pedler bağlanıyor.
Daha sonra takribi 30-45 dk süre ile kişiye bu pedler sayesinde faradik akım gönderiliyor. Bu sayede yağ hücrelerinin parçalanması ve uygulama yapılan bölgede incelme ve sıkılaşma sağlanıyor.
“BOŞ VAATLERE KANMAYIN!”
Röportajımızın sonuna yaklaşırken bir de normalleşme süreci ile ilgili soru sormak isterim. Bildiğiniz bir pandemi sürecinde normalleşme adımları atılıyor. Bunun yanı sıra yaz geliyor. Bu süreçte birden kendi bedeniyle yüzleşip “Hemen kilo vermeliyim” düşüncesine kapılanlar için bir öneriniz var mı?
Öncelikle ve olmazsa olmaz ilk önerim lütfen ama lütfen boş vaatlere kanmasınlar. Kiraz sapı, bilmem ne çöpü içtin hoop gitti yağlar diye bir şey yok. Bunu sakın unutmasınlar ve yine o kurtulmaya çalıştıkları kiloların bir sabah uyandıklarında peydah olmadığını hatırlayıp vedalaşmaya da zaman ayırsınlar. Ani bir kilo artışı, kilo kaybı varsa mutlaka önce uzman bir doktorla görüşsünler ve sonrasında diyet listesini yazan mutlaka diyetisyen olsun.
Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederiz. Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Öncelikle ben teşekkür ederim. Sesimizin ulaştığı herkese de şunu hatırlatmak isterim: Her şey seninle başlar! Seninle güzelleşir. Yaşayacağın bir tane hayatın var. Ona da sen karar ver ve kararın sağlıklı olmaktan yana olsun.